Soykan, saldırganların tıpkı gece diğer birine de saldırdıkları ve burnunu kırdıkları bilgisini verdi.
Gelişmeleri aktaran Soykan yaptığı paylaşımda “Sarıyer Kireçburnu’nda çok sayıda bireye, akabinde kardeşime saldıran ve 15 cürüm kaydı bulunan kişi tutuklandı. Oburu hakkında mesken mahpusu kararı verildi. O akşam saldırdıkları öteki bireyler de şikayetçi olmuş. Bir kişinin burnunu kırmışlar.” dedi.
Sarıyer Kireçburnu'nda çok sayıda kişiye, ardından kardeşime saldıran ve 15 suç kaydı bulunan kişi tutuklandı. Diğeri hakkında ev hapsi kararı verildi. O akşam saldırdıkları başka kişiler de şikayetçi olmuş. Bir kişinin burnunu kırmışlar. https://t.co/Rb5ryinuO6
— Timur Soykan (@timursoykan) August 31, 2022
Saldırganlar özgür kalınca reaksiyonunu diye getirmişti
Timur Soykan, annesi ve kardeşine saldıranların toplumsal medyadan reaksiyon göstererek “Burada ferdî olayları çok kıymetli olmadıkça yazmam. Lakin dün akşam yaşadıklarımızın haber bedeli var. Yoldan geçenlere saldıran serserileri ve onları ellerindeyken özgür bırakan polisleri anlatacağım” dedi.
Saldırganların çok sayıda cürüm kaydı ortaya çıktı ve hücumdan iki gün sonra bugün bir tanesi tutuklandı, oburu ise konut hapsine alındı.
Soykan olayı detayları ile anlatarak hür bırakılmalarına reaksiyon göstermişti
Kadınları korumak isterken saldırdılar
‘Devriye Gruplar Amirliği’ne 50 metre uzakta’
Mahallelinin bu saldırganların daha evvelki arbedesine da kardeşine saldırısına da şahit olduğunu belirten Soykan olayın devamını şu halde anlattı:
Bir beyefendi de saldırganlara müdahale ettiği için yüzüne yumruk darbesiyle yaralanıyor. Bu olay Sarıyer Kıreçburnu Devriye Takımlar Amirliği’nin 50 metre uzağında yaşandı.
Ben olayı duyup çabucak geldiğimde bir grup otosu ve 7-8 polis oradaydı. Kardeşimin tişörtü parçalanmış, annem panik içindeydi. Beşerler toplanmıştı. Üst sokaktan tekrar hengame sesleri geldi. Saldırganlar geri dönmüş, daha evvel arbede ettikleri şahıslara yeniden saldırmıştı.
‘Polis saldırganları tutuyordu’
Bir arbede yaşadık. Polisler bu saldırganları tutuyordu. İkisi de ellerindeydi. Kardeşime saldıran bu bireylerden şikayetçi olduğumu tekraren söyledim. Gözaltına alınmalarını istedim. Polisler de gözaltına aldıklarını söyledi. Bu sırada kötüleşen annemle ilgilenmem gerekti.
‘Tarabya Karakolu’na götüreceklerini söylediler’
Olay yatıştıktan sonra tekrar sorduğumda polisler, saldırganları Tarabya Karakolu’na götüreceklerini, oraya gitmemizi söyledi. Lakin bütün polisler oradaydı ve takım otosu bizim yanımızdaydı. Gözaltına alınsalar görürdük.
‘Polisler düşen telefonlarını da vermişler’
‘Polislerin elindeyken de saldırmaya devam ettiler’
Düşünün; 8 polis ve iki saldırgan. Bu bireyler ellerinde. Hatta o sırada bile serseriler bize saldırmaya çalışıyordu. İki kelepçe takmaları kâfi olacaktı. Ben tekrar reaksiyon gösterince bildik palavraya başvurdular. Onca şahit varken “Sen de bize saldırdın” dediler.
Karakola giderek saldırganlardan şikayetçi olduk. Tarabya Karakolu polisleri gece bu şahısların kimliklerini tespit edebilmek için güvenlik kameralarını tespit etmeye çalışıyordu. Yani o polislerin elindeyken bıraktığı saldırganları bulmaya çalışıyoruz.
‘Daha büyük cüretle yoldan geçenlere saldırmaya devam edecekler’
Mahalledekiler son vakitlerde bu olayların çok sık yaşandığını söylüyor ve bu polislerin bıraktığı serseriler daha büyük cüretle yoldan geçenlere saldırmaya devam edecek. Birilerinin canını yakacaklar.
‘Bırakan polislerle ilgili hem idari hem isimli soruşturma açılması için müracaat yapacağız’
Saldırganların bulunması için sonuna kadar uğraşacağız. Onları bırakan polislerle ilgili hem idari hem de isimli soruşturma açılması için tüm müracaatları yapacağız.